26 Kasım 2012 Pazartesi

Şekerden Çiçeklerim

Geçtiğimiz haftasonu Ayşe Yaman'ın şekerden çiçekler  workshop unda aldığım eğitimde yaptığım çiçekler.Okadar sevdimki çiçeklerimi vitrinimin içinden onlara bakıp bakıp duruyorum:)))
Bu eğitimle ilgili yazım olacak ama şimdi sadece fotoğraf var...

21 Kasım 2012 Çarşamba

Her Şeye Devam....


Uzun bir ara oldu bu yüzden sizden özür diliyorum:))))
Blog yazarı olupta eğer bir hafta bile  ara veriyorsanız.Bu hem size hem de takipçilere uzun geliyor.Merak eden festigan ve vuslata teşekkür ederim.Diğer arkadaşlar merak etmemiş ona biraz bozuldum...Acaba ben mi çok meraklıyım blog arkadaşlarım biraz aradan kaybolunca çok merak ediyorum..Festigan İlhan Bey sağlığım ile ilgili problem olabileceğini düşünmüş ama şükür çok iyiyim.Bel fıtığı ile ilgili ilacıma devam ediyorum,diş tedavim için sanırım gelecek hafta kanal tedavisi olmak için tekrar doktora gidicem.Benim esas sizlerden bukadar uzaklaşma sebebim Dukan dietine başlıyaşım.Geçen pazartesi başladım 1 haftayı geçtim.Bu sebebten dukan yemeklerim facebook adresinden sürekli yemek tarifleri yazdım onları inceledim yapabileceklerimi yaptım.Tabii çok tarif var ama ufak tefek denemeler yaptım.Kurabiye ve kekler çok başarısız hele bir tart yaptım üstünün lezzeti güzel ama o yulaf kepeği yokmu nasıl lezzetsiz bişey ...Severek yediğim sadece kızlarımla mutfakta(Fatoş) blog sahibi arkadaşımın verdiği helva tarifi idi.Bu hafta testlerimi yaptırıcam eğer kolestrolüm çok yüksekse bırakıcam çünkü tansiyon yüksekliği ve düşüklüğü yaşıyorum.Et tavuk ve omlet yemekten inanılmaz bıktım.Arada kaçamaklar yapıyorum bu da hiç hoş değil ama bıkkınlık oldu.Sadece saf protein yemekten.İstanbula eğitime gittim geçtiğimiz haftasonu oraya giderken yaptığım yulaf kepeği pan keklerden ve kurabiyelerden almış ve yulaf kepeğimi unutmuşum.Biraz diette sapmalar oldu bu yüzden  bakalım bu hafta atak evresi perşembe bitiyor.Sebzeleri çok özledim.
Böyle bir diet yaparken sizlere gelip yorum bırakamadım,o güzel yemekleri görüpte yiyememek çok zor. Laf aramızda geçtiğimiz hafta evdekilerede nekadar sevmediğim yemek varsa yaptım.Böyle işte uzun zaman ara vermemin ikinci sebebi ise onbeşgün önce aldığım pasta siparişim.Onun için epey araştırma yapıp bir o kadar da uğraştım.İlk defa benim karar verdiğim tasarladığım bir pasta oldu o yüzden benim için özel bir pasta işte bu....

İyiki bloğum var iyiki bir sürü arkadaşım var diyorum bunu dememe işte bu oldu...Bana bu bebeklerle yolladığı not defterinde yazan yazı...Beni ağlattı...İnsanın birbirini tanımadan sevmesi işte ilk cümle siz olsanız ağlamazmısınız???



çok şekerler değilmi?
Öznurun sayfasında bu bebekleri görünce hemen 2 tane sipariş vermiştim.Oda hemen başlamıştı.Onun yaptığı el emeği olan elişlerini internet üzerinden satmasını adını duyurmasını çok istemiştim onu bu konuda çok destekledim.Bukadar arkasında dururken hemen ilk sipariş verenlerden olmak istedim...Şu sıralarda kızıma Şirineyi örmekte.Öykü sabırsızca bekliyor.Arkadaşlarımın,akrabalarımın bebeklerine sıradan hediyeler götürmektense bu tip el işi değerli hediyeleri götürmek bence çok değerli.Bu işler Avrupada o kadar değerli ki aslında bizim kadınlar orda olacak nasıl para kazanırlar.Bununla ilgili bir röpörtaj okumuş ve çok şaşırmıştım sonuçlarını okuyunca...Lütfen sizde sevdiklerinize bu değerli bebeklerden yada diğerlerinden götürün yada kendi çocuklarınıza işte arkadaşımın bloğu....zaten bir çoğumuzun ortak arkadaşı...http://znurundunyasi.blogspot.com/
Uzun zaman önce blog arkadaşı olmuştuk koşa koşa gittiğim bloglardan biriydi.Daha sonra uzunnn bir ara verdi.Geçenlerde bana gelen blog haberlerinde yaptığı son işleri görünce vuruldum hemen benim olmalı dedim hemen yorumda belirttim.Beni aradı ve facebooktan son yaptıklarına bakıp karar verdim.Bir hafta sonra geldi.Bugün tekrar sipariş verdim.Hem kendim için hemde arkadaşıma ev hediyesi için ...Ben çok sevdim üstüne hamurdan kabartma yapılmış hiç sıradan değil.İşte bakın....

                                              Bence bu kavonozlar kaçmaz.
Ben bu kavonoza kurabiye koymayı düşünüyorum...Diğerine de bakıcaz artık???işte arkadaşımızın bloğu http://serap-delikizinceyizi.blogspot.com/
ne çeşitler var mutlaka görün...
Size bugün tarifini vermek istediğim  palyaço pastasını yaptığım araba bisküvileri pastanın yanında tuzlu bir çeşit olmasını isteyen annesi oğlu için bu kurabiyeleri istedi.


Tuzlu Bisküvi(kurabiye)
yarım paket margarin oda sıcaklığında
1 çay bardağı sıvıyağ
1yemek kaşığı sirke
1 tatlı kaşığı tuz
1 çay kaşığı şeker
yarım su bardağı kaşar peyniri
orjinalinde pul biber vardı ben çocuklara yaptığım için koymadım.
1 paket kabartma tozu
1 yumurtanın tamamı birinin beyazı içine sarısı üstüne....
Ve aldığı kadar un biraz kulak memesinden sert olmalı vaktiniz varsa buzdolabına koyun hamur soğuduktan sonra daha iyi şekeil veriliyor.
İstediğiniz kalıpla kesip 180 derecede 20 dak.pişirin dışarı çıkınca dahada sertelip istenilen kıvama gelecektir.
Ben bu kurabiyelerden 50 tane yaptım miktarları çoğaltarak.Sipariş oluncada böyle teslim ettim.


Benden şimdilik bu kadar....Sevgiler sevdiklerinizle...
Bir sonraki kaydım İstanbulda aldığım eğitimle ilgili olacaktır...


4 Kasım 2012 Pazar

Sarımsak Turşusu.Sir Turşhi -Elmas Madeni

          KÖMÜRLÜKTEKİ KİRLİ AMA YALNIZ ELMAS MADENİM

Sizin için sabah sabah(uyku tutmadı sabah 7 de pazar sabahı ayaktayım) pijamalarla kömürlüğe inip hem kavonozu görüntülediğime inanamıyorumBlog için herşey yapılıyor.Komşular görse bu kadın elinde fotoğraf makinesi ile pijamalarla nereye gidiyo herhalde delirdi deseler yeridir:)))Hadi yukarıyada alayım bir karede içinden sarımsakları çıkarıp çekeyim dedim sabah sabah hem elim hemde mutfak beter koktu:)))
Bu aşağıdaki kayıt 2010 da yapılmıştır merak ettiğiniz için tarifi tekrar yenilemek istedim...


Bu turşunun tarifinı sevgili Nurhan ablamdan aldım.http://turkuaz37.blogcu.com/ Onun eşi İranlıdır.Bu turşuyu iyiki bize tattırdılar.Şimdi ailece müptelası olduk.Özellikle balıkla birlikte yenildiğinde tadı çok güzel oluyor...Yapılışı çok kolay fakat beklemesi çok zor.....Çünkü en iyi kıvama gelmesi ve asıl makbulü sıkı durun tam 7 yıl sürüyor.Allah o günü görmemimizi nasip ederse bende ilk turşumu 2008 yılının Eylül ayında kurdum.Yani 2015 te açıcam.Ve hersene iki büyük kavonoz kuruyorum.Birini 7 yıl  bekletmek diğerinide 1 yıl (ama her yıl 2 kavonoz fazla geldi tabii aşağısı kömürlük kavonozdan geçilmiyor.Sadece balıkla yenilince hemen tükenmiyor,gerçi ben sevenlere merak edenlerede vermek için fazla yapmıştım,ama veremedim kimselere.Birde ben en büyük kavonozlarda yapmışım.Bizim Dilara  (Nurhan ablanın kızı) çeyizine istiyor anesinden şimdi yapsan 7 yıl sonra yeriz diyor :))) bende kızıma şimdiden kuruyorum çeyizinde oda olsun okadar çok seviyor ki:)))))..Aslında istenilen sonuç bir yılda mümkün olmuyor...Ama biz bu tattan uzak durmak istemiyoruz.Bir yılda sarımsağın tadı hala keskin oluyor,Tadı anlaşılıyor.Fakat 2 yıl ve 4 yıl bekleyen sarımsağı görüntüsünü görmezseniz mümkün değil onun sarımsak olduğunu anlamazsınız.Ben hala yediyıllık bir turşu yemedim ama komşumun tattırdığı turşu 4 yıllıktı ve enfesti.İlk yediğinde eşim hiç beğenmedi.Ben bunu asla ağzıma koymam dedi sarımsağı kokusundan dolayı pek sevmez ama şimdi balıkla yemenin keyfini oda aldı.Ozamanlar kızım 1,5 yaşındaydı ve yediriyordum onada balıkla...Şimdi sırf bu turşuyu yesin diye balık yapmamızı istiyor bizden.Kızım şuan 4 yaşında (şimdi 6 yaşında)oda bende çok sık hastalanmıyoruz.Ben bunu bu turşuya bağlıyorum.Bu elmas madenine ben ona bu ismi verdim.Çünkü çok kıymetli hem beklemesinden dolayı hemde tadından dolayı....Geçen yıl aklıma bu turşunun daha hızlı olması için bir fikir geldi...Bu turşuyu balzamik sirkesi ile yapmak.Ve istediğim sonuç bir yıl sonra oldu sanki normal sirkeyle yapmışımda 2 yıl sonra açılmış gibi oldu.Balzamik sirke etkisini hızlandırdı.İki yıl önce yaptığım turşumu yazlığa götürdüm ve bu yaz onu balıkla afiyetle yedik ve gerisinide getirmedim,nasılsa beklemesinden bir zarar gelmiyor ve seneyede orda tüketileceği için...:Eee orda turşu kalınca bende balzamik sirkeli olanı açtım ve sonuç mükemmel...Şimdi onu balık yaptığımızda yiyoruz.Ama ben bu senede normal sirke ile de sarımsak turşumu kurdum.Bukadar bahsettikten sonra gelelim bu sarımsak turşusunun elmas madeninin yapılışına...





Bu 2010 yılında ilk kurduğumdaki görüntüsü(şimdi bu kavonozda 2 yıllık olduğu için yenilebilir durumda rengide koyulaştı ama benim yiyecek çok turşum olunca buda 7 yıl bekleyecek olanlardan...)
SARIMSAK TURŞUSU


Özellikle büyük bir cam kavanoz uzun süre bekleyeceği için daha sağlıklıdır.
İri dişli sarımsak...Sarımsakları dişlere ayırmıyoruz ve kabuklarını soymuyoruz.Sadece sakalını alıyoruz(artık temizlenmişde mümkün)ve bir kat üstünden kabuk alıyoruz.Ne kadar yapmak isterseniz okadar sarımsağı kavanoza koyun ve sadece sirke ile doldurun.Başka hiçbirşeye gerek yok....Ağzını sıkıca kapayın.Mutlaka ne zaman yaptığınızı hatırlatacak tarihi bir etikete yazıp yapıştırın.

Balzamik sirkeli olan ise,


Burda diğerinden tek fark sarımsakları dişlere ayırmak.Kabuklar yine soyulmuyor.Dişlere ayırmanın sebebi süreyi hızlandırmak.Bu turşuyu ilk defa yapacağınız için küçük kavonozlara yapmanızı tavsiye ederim.Tadını bilmediğinizden dolayı yoksa bir sebebi yok tabii..Ben bu turşuyu herkeze anlatıyorum.Bende tadına bakanlar da yaptı tatmayanlar da yaptı okadar iyi anlatmışım ki meraktan kurdular turşuyu.Yemeye başlayanlar sonuçtan çok memnunlar.Umarım sizlerde merak edip kurarsınız ve seversiniz....
Not:Zevkler ve renkler değişkendir.Sarımsağı seven ama bunun tadını beğenmeyen ve yapıpta beğenmedim diyen sadece 2 kişi oldu biri annem biride eski komşum.Ama onun haricinde tattırdığım büyün çoğunluk çok sevdi ve kurdular...En çok şaşırdığım Cuma günü yaşanandı komşumuzun kızı Öykünün arkadaşı bizde yemeğe kaldı yemekte balık olduğunu söyledim.Çünkü çoğu coçuk sevmez olsun yerim dedi.Annesinden izin almak için aradım iyi olur evde balık yemiyor dedi.Hem balığı yedi hemde ben ve Öykü sayesinde sarımsak turşularından yedi inanamadım bu kadar radikal bir durum olurmu???8 yaşında hiç bilmediği bir tat keskin ve sarımsak ağzına koymadığı bir yemekle balıkla yedi..Eeeee artık ne duruyorsunuz hemen işe girişin ve 3 küçük kavonoz kurun isterseniz birini balzamiklede yapın daha çabuk yeme şansınız olur...Ben ilk balzamikle yaptığımı mama kavonozları ile yapmıştım neme lazım beğenmezsem diye.Daha sonraki sene tadını beğenince kavonozu büyük tuttum.Yaptığımın doğru olduğunu biliyordum.Balzamiğin fermantosyon usülü ile olduğunu okumuştum.Eee ozamanda sirke ile yapanda renginin koyulaşmasından ve tadının balzamiğe benzemesinden bu sonucun başarı ile sonuçlanacağı kesindi....
İyi pazarlar....

2 Kasım 2012 Cuma

Üfleyin Üfleyin Sıcağı Sıcağına Mantar Graten...

İyiyim İyiyim o kadarda kötü değilim bakmayın siz bana ilacın etkisi işte ilk içince altüst ediyor beni ama 1-2 saat sonra fena olmuyorum bir tek başım dönüyo alıştım bende ona zaten vertigo hastası olunca o baş dönmeleri az kalır yanında...Teşekkür ederim sevgili blogcanlarım hepinizin şifalı sözleri beni iyileştirir...İlacın verdiği depresyon harici oda 1-2 saat sürüyor onun haricinde moralim çok iyi şükrediyorum herzaman halime beterin beteri var diye...
Dün postu yazdım sonra dediğim gibi tek tek ziyeret ettim sizleri...Festiganda takıldım kaldım...Girmediğim günlerde postlar çoğalmış her kaydına yorum yapınca artık göz kapaklarımın kapanmasına dayanamaz olunca kapattım bilgisayarı...Ama aklım bir takıldı şu Mantar Gratene neymiş efendim 5 yıldız yapmış tarifin yanına İlhan Bey .Bugün pazardan o hızla mantar alırsın eve gelirsin açarsın festigan sayfasını birebir ne yazsıyosa aynen yaparsın(ben mutlaka tarifleri değiştiririm ama sadık kaldım) verirsin fırına he bide kendisinede yazdım ben galeta unu almam eve gerekli olunca ekmekten kendim yaparım.Allahtan evde galeta vardı çektim robotta...Fırından çıktı yanına hamsi tava yapmıştık,ama mantar garaten assolist oldumu sofrada bir tek öykünün arkadaşına yediremedik misafir oldu bu akşam bize...Biz nasıl hımmm yapa yapa yediysekte sadece bize bakmakla yetindi,çokda ısrarcı olmadık belkide mantara alerjisi vardır bilmeden hata yaparız.Parmaklarımızı yiyecektik ben sosuna bayıldım  ekmeğimizle tabağı sonuna kadar sıyırdık hatta kaşığın üstünde ne kaldıysa oda mideye indi...Öyle 5 yıldız yetmez efendim bu tarife 10 numara bence...İyiki yapmışım...Evet biraz el oyalıyor.Hele bizim bugün buranın pazarı hem alışveriş yap aldıklarını yerleştir Hamsileri ayıkla yıka,bide üstüne eşine meze hazırla 2 çeşit,nasılsa bir çırpıda yaptım anlamadım eşim yetişti Allahtan balığı o kızarrttı.
Mutlaka deneyin derim ben,galeta unu serpiliyor üstüne ben ne gerek var diye düşünmedim değil hatta koymayacaktım kızım sevmez o kaşarın direk ağzına gelmesini ister bende yarısına serptim keşke heryere serpseydim oda severdi sanki...... şey yok anlatamıyorum kelimelerle anlatılmaz, bizim öyle bir tavuk tarifimiz var ama kolestrolden artık yapmadığım galeta unu tadı  bana onu hatırlattı.
Çok uzatmıyacağım tarife geçicem Amaaa ben ölçülere sadık kalmadım ben öyle 2 gr 10 gr yapamam yemekte ama tabii pasta ölçülerinde dikkat ederim...Ama yemek hele akşama yetişiyor birde ev hanımıyız 10 yıllık elimizinde ayarı olsun dime canım...İlhan Beyden ölçüleri yazıcam ama ben kaşıkla göz kararı koydum...

Mantar Graten
Haşlanacak tüm malzeme
750 gram mantar

3/4 su bardağı tavuk suyu ( Ben  yarım tablet kullandım. )
1.5 çorba kaşığı tereyağı
 1/2 limonun suyu
 Tuz
Sosu
1/2 kahve fincanı un

1 çorba kaşığı tereyağı
3/4 su bardağı mantarı haşladığımız su
1/4 su bardağı süt
1 kahve fincanı rendelenmiş kaşar peyniri
En sonda Fırına vermeden öncede
1.5 çorba kaşığı tereyağı

1 kahve fincanı rendelenmiş kaşar peyniri
1 çorba kaşığı galeta unu

İlk Önce Mantarı doğrayıp, haşlıyalım.(ben yıkamıyorum mantarı zarını soyuyorum)Mantarı tereyağı,limon suyu,tuz ve tavuk bulyonla haşlıyalım.Kuvvetli ateşte 5 dakika  yeterli,sonra kevgirle bir küçük tavaya
aktaralım ve azıcık tereyağı ile tekrar kavuralım.Sakın suyunu atmayın lazım....  

o sırada başameli hazırlıyoruz.Sos malzemelerini sırasıyla tencerede tereyağ,un ile kavurup sütü ve mantar suyunu azar azar ilave edip boza kıvamına getiriyoruz ve kaşar rendesi ilavesi ve mantarı ekliyoruz biraz kaynattıktan sonra ben suyun çekmesini bekledim.

Bu başamelin içine atılıyor,mantar
Ve en sonunda güveç kabına aktaralım üstüne kalan kaşar peynirini ve galeta ununu serpelim ve fırının sadece üst kısmını çalıştıralım...
Üstü nar gibi kızarınca afiyetle yiyelim...Parmaklarınızı sakın yemeyin...
İşte bunlardabugünkü masamızda olanlar,Birazda dostbahçesinden Emeli düşünerek verdim İlhan Beyden meze tarifi istemiş hazır bugün yapmışken kolay ama lezzetli vereyim dedim..


Yoğurtlu Kırmızı Biber Kavurması
1 kaşık sıvıyağ
3 tane kırmızı biber
3 kaşık yoğurt
tuz
Biberi kuşbaşı doğrayın,küçük tavada yağda ve tuz ile kapak kapatırak kavurun.Çatalla kontrol edin pişince ilk sıcağı çıkınca yoğurtlayın.


Yoğurtlu Havuç Kavurması
Aslında ben bunu kızartmasını daha çok seviyorum ama üşendim kızartma tenceresini çıkarmaya...
3 havuç
4-5 kaşık yoğurt
1 kaşık yağ
1 tane sarımsak,tuz,nane
havucu yuvarlak doğrayın yağda kavurun kapak kapatın mutlaka az yağ koyunca buharı ile çabuk pişiyor.Tuz ilave edin pişince bir tabağa alın kasede yoğurda sarımsak rendeleyin ve havucun üstüne dökün en üstünede nane serpin...
Buda Hamsi Tava...

yanındaki de İranlıların yağtığı sarımsak turşusu...7 yılda istenilen kıvama geliyor ama biz 2 yıldan sonra yemeye başladık...Eğer tarifini merak ettiyseniz benim ilk kayıtlarımda var...Balıkla harika gidiyor.Tattırıpta sevmeyen bir elin parmağını geçmez kızım onun sayesinde balık yiyor yoksa ağzına balık koymaz.Kızımın arkadaşı bizde yemeğe kalmak isteyince annesi iyi olur belki öykü sayesinde balık yer dedi oda evde yemezmiş ama oda sarımsak turşusu ile bir yediki şaşırdık kaldık nasıl bir şey bu ....
Hadi dayanamadım tarifi veriyorum
Bir kavonoza sarımsak başlarının sakallarını koparın ve bir iki sıra soyun bütün bütün dilim dilimde yapan oluyor.Üstüne sadece sirke başka bir şey yok.
Etiket koyun ve unutun 1 yıl sonra tadı çokda süper değil.Sabırlı olacaksınız benim eşi İranlı olan komşum sayesinde bizimki olana kadar ondan yedik.Bize bir verdiler balıkla yiyin diye alışkanlık etti...Benim kömürlük şimdi bu kavonozlarla dolu 2008 den beri yapıyorum ve her yıl 2 tane yapıyorum birini yemek diğerini 7 yıl bekletmek için...Ben tabii sabırsız dedimki bu sirke bekleyince Balzamiğe benziyor ben bunu balzamiklede yapayım...Küçük bir kavonoza tek tek sarımsak attım üstünede balzamik 1 yıl beklettim evet tadı oldu ama orjinal gibi değil ama onuda zevkle yiyoruz...Değişikliklere açık olan denemeli bence...
İyi hafta sonları....Sevgiyle kalın.

1 Kasım 2012 Perşembe

Ben ne zaman sağlığıma kavuşucam...

Herkeze selamlar güzel günler dilerim.Ben bu yılın başında benim için yeni olan güzellikler için hep 2012 benim yılım demiştim.Hatta 1 ay önce ailem için yine güzel bir şey oldu bazılarınız biliyor(Antalyalı blogarkadaşlarım)yakında sizlerede açıklayacağım.Ama bu 1 aydır çektiğim diş ağrısı ,ameliyatım, bel ağrım ve üstüne bacağımın bel fıtığından kaynaklanan ağrısı ve uyuşması..Benim en büyük sıkıntım bu bacak uyuşmasıydı...Tamam bel fıtığımın bir sakıncası yok dikkat edersem ameliyat olmadan hayatımı böyle idam ettirabilirim.Ama bacağımdaki ağrı beni rahatsız ediyor.Doktorda bana bir ilaç verdi çok ağır olduğunu ve halsizlik yapacağını belirtti bende ilacı alıp evde beklettim.Diş ağrım ve ameliyatımdan sonra okadar çok ilaç içtimki o ara aşka ilaç içmek istemedim.Bayramda da 20 lik dişimin önündeki çürük dişimin ağrıması üstünede birde nezle olunca 8 gün boyunca hem antibiotik hemde ağrı kesici ile yaşadım.Diş için tekrar tedaviye başlıycam ama hala orda iyileşmeyen dokular var bekliyorum...Yaa işte yine uzattım...Ama şuan çok kötü günler geçiriyorum bu ilaç yüzünden....Mide bulantısı,Halsizlik uyku,sinirlilik tahamülsüzlük ve reflekslerimin yavaşlaması. en kötüsü iştah artışı..Nasıl bir ilaçtır bu ya beni mahvetti bütün yan etkileride bende de oldu maşallah...Depresyondayım ciddiyim...3 gündür ne evde iş yapabiliyorum nede dışarı çıkmak istiyorum...O yaşam sevincim kıpır kıpırlığım koşuşturmalarım kayboldu gitti...Şu ilacın bitmesi istediğim en çok şey...Dukan dietinede başlıyamadım bu ilaç yüzünden çünkü ikisini kaldıraramam...
İşte böyle geleli kaç gün oldu ama ilk defa bilgisayarı açabildim.Hiç canım yazmak ve ziyaret etmek istemedi...Sadece kitap okuyorum.
Bunu Bayramdan önce 4 gün sabahları okudum...Kesinlikle SÜPER ...Sonlarda ağlamaktan kendimi alamadım.Ve mucizelere inandım.Dolabımın ışığ 1 yıldır çalışmıyordu.O sabah bir buzdolabını açtım ışık yanıyor...Bu Mücize değilde ne...Gerçi bugünlerde yine söndü ya:))))
Bu kitabıda Bayramda Antalya'da aldım oda dün bitti.İlki kadar çok sürükleyici değildi sadece ilk kitaptan beri anlatılan ALİX in serüveni güzeldi.(Bu kız kötü bir çocukluk geçirmiş ve genç kızlığıda bataklarda uyuşturu vs..geçmiş.Bir film dükkanında çalışırken eskiden ilkokul arkadaşı Jordan oraya gelir ve birbirlerini tanırlar ve hayatları değişir...En ilginç olayıda adamın Papaz olmasıdır.Kitapta en güzel şey birinin gelip ona birinin dövülmesi için ondan yardım istemesi ve cevabıydı...Onu Affetmelisin.)Az önce Ender Saraçı izlerken aynı şey oldu kızgınlıklarımızı öfkemizi ancak Affetmekle geçiririz dendi.Bu dinimizdede var tasavvuftada ve ALGIDA SEÇİCİLİKMİ????bilmem ama sabah facebooktada bir paylaşım çok hoşuma gitti bununla ilgiliydi...Bir aslan terbiyecisi aslana et verirken aslan eline perçin atmış.Çok üzülmüş bu duruma ve pisikolağa gitmiş aslanı affet demiş ancak böyle iyileşirsin...Yine dönmüş işine zaman geçmiş yine aslanı beslerken aslan bu sefer ısırmış elini bakıcısının...Bakıcı artık DEPRESYONDAYMIŞ tekrar doktora gitmiş siz bana affetmem gerektiğini söylediniz ama o tekrar yaptı...Tamam Affet ama asla Unutma...demiş...Benim çok hoşuma gitti bilmem sevdinizmi???
Ben buara kitap bloglarınamı takılsamm...Geçenlerde festigan)İlhan Bey kitap bloğum öksüz kaldı diyordu bende bir türlü gidemedim oraya ziyaret zamanı...Bildiğiniz başka blolar varsa tavsiye bekliyorum...Bugünlerde yemek ,pasta yapmak değilde deli gibi kitap okumak istiyorum...
Bugün arşivden ne tarifi versem diye bakarken içimden bu geldi Eylül ayında yapmıştım.Ama okadar çok o ara bu yemeğin tarifi vardı bende sakladım...


Közlenmiş Patlıcanla KARNIYARIK
Kızım bu yemeği sevmediğinden ben 4 patlıcan kullandım.Onlarıda KÖZMATİKTE közledim.Ağzını kapatabileceğim bir kaba koydumki kabukları rahat soyulsun diye:))
eşim çok kıyma sevmiyor sanırım 100 gr filandı ben onu bol soğan ve domates ve biberle kavuruyorum...
Domates 2 tane büyük
Biber 4-5 tane
1 tane büyük soğan
Yağda iç malzemeyi kavurdum.Patlıcanların içine koydum borcamda pişirdim içine azıcık su koydum yanmasın diye fırının orta kısmında 15 dakika pişirdim.
Ortaya çokkk hafiiff ve harika bir karnıyarık çıktı...Ben çoğu zaman böyle yapıyorum.Ama asla orjinalini es geçemem yazın yazlıkta kızartarakta yaparım orda bol bol hareket var nede olsa...
Şimdi bir tarifim daha var...Oda geçen aylarda yaptığım ama yine pişti olmaktan korktuğum zamanlarda saklanmıştı...Buara bana çok oluyor bir bakıyorum ben bir yemek paylaşıcam herkez o ara çok yapmış....Kalsın diyorum Allahtan arşivim geniş...


 Bademli Acem Pilavı
2 su bardağı ılık suda ıslatılmış
10 tane badem sıcak suda bekletilmiş ve kabukları soyulmuş
1 tane havuç kibrit çöpü gibi kesilmiş
yarım soğan yemeklik doğranmış
tavuksuyu bulyonda olabilir.
tereyağ ve sıvıyağ,tuz
Soğan ve havuç kavrulur süzülen pirinç ilave edilir kavrulmaya devam edilir.Bademi,tuzu ve bulyon ile suyuda ilave edilir(ben 2 su bardağı pirince sıcak 2,5 su bardağı su ilave ediyorum.Ama bu zaman zaman pirince göre değişiyor)Kısık ateşte pişiriyorum...Afiyet olsun...
Bana şifa dileyin arkadaşlar dualarınızı bekliyorum şu kötü günler geçsin...Birazdan yanınızdayım yorumlarımla SEVGİLER...